Cinsiyet Geçişi Yapan Doruk Doğrusöz, Merak Ettiği Her Şeyi İlk Kez Armağan Çağlayan’a Açıkça Anlattı

Şu anda stil yapıyorum. Daha fazlası video çekimlerinde. Eskiden daha çok moda ve dergilerde çalışıyordum ama artık birçok video klip çekimlerinde stilist olarak kariyerime devam ediyorum.

Her şey yolunda ama herhangi bir şeyin bedeli ödendi mi? Evet ödendi.

Ödediğiniz en büyük bedel neydi?

İlk haber çıktığında haberim olmadan pek çok farklı haber başlığı gördüm. Mesela beni ilk yakaladıklarında sakalım yeni ekildiği için kaçıyordum. Ailemin henüz haberi yok, Didim’e gidip onlara anlatacağım dedim. Mesela beni cuma günü yakaladılar, pazartesiye kadar izin ver dedim. Sanki bunu söylememiş gibi, sabah uyandım, aman Tanrım…

Aslında benim için zor bir karar değildi. Aslında benim hayatımda kimseyle değil kendimle bir savaşım vardı. Ruhumu ve bedenimi bütünleştirmem gerekiyordu. Ve gemileri yaktım. Bunu yapmam gerektiğini söyledim çünkü bu benim hayatım. Hatta ben 5-6 yaşlarındayken dedemin tıraş takımlarıyla mesele belliydi. Şimdi bunun iyi bir şey olduğunu söylüyorum.

Hiçbiri! Keşke daha önce yapsaydım. Yani şu an çok daha farklı bir şey yaşayabilirdim ama bir daha yaptıklarımdan asla pişmanlık duymam.

Hayır, asla olmadı. Aslında beni tanıyorlardı ama hep ‘bu benim tarzım’ diyorlardı, aslında bu benim tarzım değildi. Mesela babam ilk öğrendiğinde aradı ve şöyle dedi: ‘Doğumda kokunu değiştirebilecek hiçbir cinsiyet yoktur evladım.’ Telefonla konuşurken gözyaşlarına boğuldum. Bu senin hayatın, evlenip aile kurmak senin hakkın dedi.

Sayın Armağan şunları söyledi: Bir arkadaşım var, bir sabah programının yöneticisi. O zamanlar Home Store’da çalışıyordum ve patronumuz gidince ben de ayrılmak istedim. Sonra bir gün televizyon izliyorum ve yönetmen arkadaşımla telefonda konuşuyorum. Bu nasıl bir yarış dedim. ‘Yarışmamıza gelin, kadın adayı olabilirsiniz’ dedi. ‘Düğün programı bu’ diye çok güldük. Bu konuyu Cuma günü konuştuk ve Pazartesi günü bir telefon aldım. Fotoğraflarımı bilgim dışında oraya gönderdiği ortaya çıktı. Beni gönderdiklerinde çağırdılar ve gittim. Bu işe girdiğim için mutluyum, pişman değilim.

Hayır, nişanlı değildim, magazin gazetelerinde pek çok haber çıktı ama bitti. Sevda çok güzel bir insandır. Onun güzel yanını gördüm. Yardımseverliği, hayvanlara olan sevgisi… Çılgın ruh halleri bir yana, o sert hanımefendi imajı dışında yeterli bir insandır. Allah’ın ona güzel kalbini görecek, mutlu olacak güzel bir insan getirmesini diliyorum. Neyse fazla konuşmayalım, şu an hayatımda biri var…

İşte Benim Yolum yarışması bittikten sonra aileme Neslihan Doğrusöz yapmaya çalıştım. Aslında köşedeki bakkala kadar beni Nejat diye biliyorlardı, çocuk gibiydim. Kız mı erkek mi belli değil ama davranışlarım hep erkeksi oldu. Yarışma bittikten sonra yavaş yavaş kendime gelmeye başladım.

Mülakata geldiler ve spor salonunda yapalım dediler. Zirve diyorlar, kalk bakalım ne yapıyorsun? beğenmek. Karnınıza bakalım, kollarınıza bakalım diyorlar. Ayağa kalkıyorum, karnımı gösteriyorum. Ayağa kalkmadan önce bana sordukları soru şuydu: ‘Cinsiyet değiştirmeden önce erkek cinsel organınız var mıydı?’ soru şuydu. İkinci soruda ayağa kalkmamı istediler ama sanki ilk soruya cevap veriyormuşum gibi o taraf kesildi ve ayaktaymışım gibi gösterdiler. Aslında çok kötü atışlarla karşılaştım.

Bu soru doğuştan kadın olan birine bile sorulamaz, sormamalıdır. Bu çok büyük bir utanç. Demek istediğim şu ki hayatıma hiçbir erkek girmedi. Bir erkek için böyle bir şey nasıl yapılmaz ise benim için de imkansız bir durumdu. Öyle olsaydı gerçekten kendimi asardım. Bu yüzden cinsiyet değişikliği yaptım.